“Tüm çocukların alabilecekleri en iyi eğitime ulaşabilmeleri gerektiğine inanıyorum”
Runatolia Maratonu koşuldu fakat bağış süreci 18 Mart’a kadar devam ediyor! Gönüllüler, koştukları sivil toplum kuruluşları için bağış toplamaya son sürat devam ediyor. Onlardan biri de Runatolia’da adımlarını Darüşşafaka yararına atarak 5. yardımseverlik koşusunu tamamlayan Olcay Soykan…
4 Mart’ta düzenlenen Runatolia’da Darüşşafaka yararına koşan 80’e yakın koşucu arasında gerek topladığı bağış miktarıyla gerekse bağışçı sayısıyla ilk sırada yer alan Soykan sorularımızı yanıtladı.
Sizi daha yakından tanıyabilir miyiz?
1972 İstanbul doğumluyum. Notre Dame de Sion Fransız Kız Lisesi’ni bitirdikten sonra “yetmez bu kadar Fransızca” diyerek Marmara Fransızca Kamu Yönetimi’ne devam ettim. Mezuniyetin ardından oldukça karışık ama çok değerli deneyimler barındıran, her şeyden önemlisi bana çok değerli dostluklar kazandıran bir çalışma hayatım oldu Son dokuz yıldır üst düzey yönetici asistanı olarak çalışıyorum.1999’da muhteşem bir adamla, Emre Soykan’la evlendim. 2004’ten bu yana hayatımın şansı, dünyalar tatlısı Tuna’nın annesiyim. Evlerini bizimle paylaşan üç adet dört ayaklı tüylü gençle birlikte Beşiktaş’ta yaşıyoruz. Adım Adım’la yolum Tuna’nın hayatında sporun daha fazla yer almasını sağlamaya çalıştığımız günlerde kesişti. Maçka’daki Çaylak antrenmanına ilk kez 2015 Ağustos ayında katıldım ve hayatımız değişti diyebilirim. Yüreği iyilik dolu, hayata olumlu bakan, baktıran bu güzel insanlar topluluğu yeni ailemiz oldu. Sadece koşarak yapabildiklerimi (ve aslında koşabildiğimi) gördükçe kendime inancım arttı. Adım Adım sayesinde, bir kişi bile olsam fark yaratabileceğimi, ihtiyacı olan canlara, canlılara ulaşabileceğimi biliyorum. Adım Adım’lı olmaktan gurur duyuyorum.
Bu kaçıncı koşunuz oldu?
Runatolia, Kasım 2015’teki İstanbul Maratonu’ndan bu yana katıldığım 5. yardımseverlik koşusu oldu. Geçen sene ailecek üç farklı STK için koşmak üzere Antalya’daydık. Bu sene 8.sınıfta olan kızımın dersleri nedeniyle aileyi tek başıma temsil ettim ve hayatımda ilk kez 21km koştum. Yanımda yine benim gibi ilk kez yarı maraton koşan dostum Esra Doğruyol vardı. Hem ona ve hem de tüm hazırlık sürecinde bizi destekleyen çaylak antrenörümüz Ceren Şahin'e minnettarım.
Neden Darüşşafaka?
Ülkemizin en büyük sorununun eğitim olduğuna, bir ülkenin geleceğinin ancak yetiştirebildiği çocuklar kadar aydınlık olacağına inanıyorum. Şimdiye kadar her yardımseverlik koşusunda farklı bir STK’yı destekledim. Antalya’ya katılmaya karar veren STK’lar arasında en anlamlı projelerden biri Darüşşafaka’nınkiydi. Kızım bu sene 8.sınıfta ve lise geçiş sınavına hazırlanıyor. Koşmam için beni inanılmaz destekliyor. O yüzden bu kampanyanın onun için de anlamlı olmasını istedim. Büyük büyük dedem Ahmet Mithat Efendi Darüşşafaka’nın gönüllü öğretmenlerindendi. Rusçuk’ta Tuna Vilayeti Kalemi’nde memur olarak çalışmış, sonradan da Tuna isimli bir gazetenin başyazarı olmuş. Dolayısıyla bu kez Darüşşafaka benim için her anlamda en doğru tercihti.
Eğitim için koşmak nasıl bir duygu?
Son derece gurur verici. Darüşşafaka gibi güvenilir bir kurum için koşmaktan ayrıca mutluyum. Tüm çocukların eğitimde eşit şansa sahip olması ve alabilecekleri en iyi eğitime ulaşabilmeleri gerektiğine inanıyorum.
Yardımseverlik maratonu hakkında ne düşünüyorsunuz?
Bir tek kişi bile olsanız insanların hayatında bir fark yaratabileceğinizin en güzel örneklerinden biri yardımseverlik koşusu. Sporu hayatınızda tutarken hem kendinizin hem de çevrenizdekilerin farkındalığını artırıyor. Çocuk sahibi olmak gibi biraz. Çocuğunuz olduğunda onlar için hep daha iyi bir insan olmaya çalışıyor ve ne olursa olsun bundan vaz geçmiyorsunuz. Yardımseverlik koşusuna bir kez gönül verdiğinizde de hem sizi destekleyenlere verdiğiniz söz hem de koştuğunuz STK’ların birer temsilcisi haline gelmeniz nedeniyle hep “neyi daha iyi yapabilirim?” diye düşünüyorsunuz. Bu da her yeni güne umutla başlamanızı sağlıyor. Üstelik hiç yalnız kalmıyorsunuz. İyi insanlar mutlaka birbirini buluyor.
Sizi destekleyenlere ve diğer kişilere bir mesajınız var mı?
Her şeyden önce güzel dilekleriyle beni destekleyenlere minnettarım. Gönüllü koşucular ve destekçileri birbirlerini tamamlıyorlar. Bizim adımlarımıza anlam katan destekçilerimiz. En sık aldığım mesajlardan biri “bize vesile oluyorsun”, aslında birbirimize vesile oluyoruz. Benim duygularımı en iyi ifade eden mesaj ise “sayenizde ben de birilerinin hayatına dokunabiliyorum”. Sanırım her birimiz son derece hızlı akan hayatın keşmekeşi içinde birilerine dokunmaya çalışıyoruz. Bunu birlikte yapmak ise en güzeli. Özel bir teşekkür de bize uğruna koşacak amaçlar sunan değerli STK’lara…