17 Haziran '14
Tüm Haberlere Göz Atın

Erkan Dermancı ve annesi Şadıman Kuran Dermancı
Darüşşafaka 5D sınıfı öğrencisi, 11 yaşındaki Erkan Dermancı, Darüşşafaka’daki ikinci yılını, döneminin birincisi (148. Dönem birincisi) olarak tamamladı ve 6. sınıfa geçti. Ailesi İstanbul’da oturan Erkan, Darüşşafaka’nın evci öğrencilerinden, yani haftasonlarını evinde annesiyle geçiriyor. 13 Haziran Cuma günü düzenlenen 2013-2014 Eğitim ve Öğretim Yılı Kapanış Töreni’nde Erkan’a dönem birincilik ödülünü, Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu Başkan Vekili Adnan Dovan takdim etti.

Erkan ve 5D sınıfı arkadaşları ayrıca, öğretmenleri Alper Etyemez’in liderliğinde yürüttükleri "İsraf ve Temizlik Avcıları" projesiyle de, "Cihat Örge - Halit Ziya Yılmayan Sosyal Sorumluluk Ödülü"ne layık görüldüler ve törende madalyalarını aldılar.

Ödülü ve madalyasıyla tören sonrasında karşılaştığımız Erkan’ın mutluluğu gözlerinden okunuyordu. Annesiyle birlikte yaz tatili için evine dönmeye hazırlanırken Erkan’la biraz sohbet ettik.
“İlk günlerde ‘imkânsız bu’ demiştim”
Darüşşafaka’daki ilk günlerinde zorlandığını ifade eden Erkan, o günleri şöyle anlatıyor: “İlk zamanlar bayağı üzülmüştüm, annemi özlüyordum. Henüz arkadaş edinememiştim. Korkuyordum. Sadece ağlıyordum, başka bir şey yoktu. Oryantasyon programında da annemin yanından hiç ayrılamadım, ayrıldığım zaman gözüm yaşlanıyordu.” Derken oryantasyon programı biter ve o zor an, yani veda vakti gelir. “Bir Çarşamba günüydü galiba… Benim başımda beyaz Darüşşafaka şapkam vardı, beyaz Darüşşafaka t-shirt’ü giyiyordum. Annem ‘görüşürüz’ dedi ve gitti. Benim gözüm hafif ağlamaklı, ama birazdan geziye gideceğiz, heyecanlıyım. Sonra geziye gittik, kafam dağıldı. Okula gelince bir baktım gece oldu. ‘İmkânsız bu… Ben bu gece burada kalamam, annem gelip beni almalı… Ama bayağı uzakta’ demiştim. Çok ağlıyordum geldiğimde. İlk hafta öyle geçti…” diye anlatıyor.
“Derken okula ısındım”
Zamanla yeni yuvasına alıştığını söyleyen Erkan, aslında ‘imkânsız’ olarak nitelendirdiğini kendi kendine başarmış oldu. Hem de ikinci yılını dönem birincisi olarak tamamlayarak… Onun hikâyesi insana şu sözü hatırlatıyor: "Zoru başarırız, imkânsız biraz zaman alır."
“Arkadaşlar edindim. Öğretmenlerimle aram daha iyi oldu. Derslerde de başarılı olduğumu görünce bayağı mutlu oldum. Zaten İngilizcem bayağı iyiydi. İngilizce dersleri çok eğlenerek geçti. Derken okula ısındım” diye anlatıyor alışma sürecini.
“Gerçekten bugüne gelmiş olabilir miyim?”
O günlerden bugüne 2 yıl geçti. Erkan, Darüşşafaka’da kendine sunulan kaliteli eğitim olanağını değerlendirerek yeteneklerini keşfetmeye ve kendini geliştirmeye koyuldu. 13 Haziran 2014 Cuma günü yani kapanış töreninin olduğu günün sabahını ise şöyle anlatıyor: “Sabah kalktığımda çok heyecanlıydım. Yaz tatiline çıkacağız diye içim içime sığmıyordu. Sonra öğretmenimiz bizi, birazcık dinlenelim, törene enerjik gidelim diye geç uyandırdı bu sabah. Kalktım. 07:30’da daha kahvaltıya yeni başlamıştım. 07:45 gibi kahvaltım bitti. Hemen koşup MYP öğretmenimiz Mr. E’nin (Alper Etyemez) yanına gidip onunla konuşmaya başladım. Ona, ‘gerçekten bugüne gelmiş olabilir miyim?’ dedim. İki yılı bitirmiş olmanın heyecanıyla, İş Bankası’na gittim önce. İş Bankası’nda karnelerimizi gösterdik, kitaplarımızı aldık.”
Bütün notlarının 5 olduğunu ve şimdiye kadar hiç 4’ünün olmadığını söyleyen Erkan, en çok İngilizce dersini sevdiğini ifade ediyor. Öğretmeni Alper Etyemez için ise, “İlk kez bu kadar değer veren böyle bir öğretmen gördüm” diyor.
Erkan ve 5D sınıfındaki arkadaşları, öğretmenleri Alper Etyemez’in liderliğinde yürüttükleri "İsraf ve Temizlik Avcıları" projesiyle, "Cihat Örge - Halit Ziya Yılmayan Sosyal Sorumluluk Ödülü"ne layık görüldüler. Erkan bu konuyla ilgili de bize bilgi veriyor: “Mr. E’yle birlikte, sosyal toplum hizmet projeleri yaptık. 5D sınıfı olarak İsraf Avcıları ve Temizlik Avcıları adında iki tane proje tasarladık. İsraf Avcıları’nda israfı önlüyor, okuldaki öğrencilerin israf yapmaması için onları uyarıyoruz. Yemekhanede herkesi, ‘yiyebileceğiniz kadar alın’ diye uyarıyoruz. Bir de İsraf Avcıları’na özel bir de t-shirt yapmıştık. Temizlik Avcıları’nda ise, ev yemekleri şenliğinde futbol sahamızda temizlik yaptık” diye anlatıyor sınıfça kendilerine bu anlamlı ödülü kazandıran çalışmalarını.
Erkan, okulun Destination Imagination Takımı’nda görev alıyor… “Bu yıl yaptıkların arasında seni en çok ne mutlu etti?” diye sorulduğunda, “Destination Imagination Dünya Finalleri’ne katılmak için Amerika’ya gitmek” diye cevaplıyor hemen. Önce Marmara Bölgesi birincisi, sonra da Türkiye birincisi olarak ABD’deki dünya finallerine katılmaya hak kazanan Daçkalılar, 86 takım arasından dünya 25.’si oldular. “Destination Imagination’a bayılıyorum” diyen Erkan, “İnsan çok yoruluyor, çok emek harcıyor ama ödülünü alıyor, değiyor buna” yorumunu yapıyor.
Darüşşafaka’daki vaktini dolu dolu geçiren ve çok yönlü yetişen Erkan, ayrıca yüzme takımında yer alıyor ve masa tenisiyle de ilgileniyor. Boş zamanlarında arkadaşlarıyla yatakhanede masa tenisi oynamayı çok sevdiğini söylüyor.
İleride mesleğindeki başarılarıyla ünlü biri olmayı hayal eden Erkan, “Eski okulumdaki öğretmenim beni Atatürk’e çok benzetiyordu. Büyüyünce senin ikinci Atatürk olmanı istiyorum dedi ben Darüşşafaka’ya gelmeden önce. ‘O okula git, büyük başarılar elde et ve geri gel’ demişti bana” diye anlatıyor ve bu yolda başarıyla ilerliyor. Yazın uzun uzun düşüneceğini söylüyor önümüzdeki sene için planlarını.
“Darüşşafaka’yı herkes sever, kim gelirse gelsin” diyen Erkan, Eylül’de Darüşşafaka ailesine yeni katılacak kardeşlerine de ağabeylik etmek için sabırsızlandığını ifade ediyor.
Sevgili Erkan’ı tebrik ediyor ve başarılarının devamını diliyoruz.
