Yıl 1918, 13 Kasım... Düşman donanması Boğaziçi'ne demirlemiştir. İstanbul işgal altındadır.
Haydarpaşa Garı'nda, trenden genç bir paşa iner. Suriye cephesinden dönmektedir. Boğazı geçerken vahim manzarayı görür. Her taraf düşman gemileriyle dolu, halk çaresizlik içinde perişan, İstanbul'un üzerinde kara bulutlar vardır.
Anafartalar kahramanın ağzından "Geldikleri gibi giderler" sözleri dökülür. Kararlı, kendinden emin ve inançla söylenen bu sözler beş yıl sonra aynı inancın mükafatı olur ve 6 Ekim 1923 günü İstanbul'un Türk ordularınca alındığı, sömürgeci devletlerin işgal güçlerinin Türk bayrağını selamlayarak “Geldikleri gibi gittikleri” gün olarak tarihe kazınır.
Çünkü o umutsuz, yorgun, yoksul, perişan ve ezilmiş halktan inançla, güçlü bir ordu yaratılabileceğini görüyor, “İleriyi görmek ufku görmek değildir. İleriyi görmek ufkun ötesini görmektir” diyordu.
İleriyi gören, vatan toprağına sevgiyle bağlanan ulu önder, ölümünün üzerinden geçen yıllara rağmen hala daha ulusu için ilkeleriyle, devrimleriyle ölümsüzleşen eşsiz liderdir.
10 Kasım 2010 Çarşamba günü ölümünün 72. Yılı anısına Darüşşafakalı öğrenciler tarafından sahnelenen Atatürk’ü anma ve anlama töreninde Darüşşafaka Lisesi Müdürü ve Kampüs Koordinatörü Adnan Ersan da konuşmasında öğrencilere seslenerek “Sizler ne kadar vatan sever ve cesur olursanız Türkiye o kadar kendine güvenen bir ülke olacaktır. Sizler ne kadar kültürlü ve bilgili olursanız Türkiye uygar ülkelerin en başında yer alacaktır. Sizler Atatürk’ün devrimlerine düşüncelerine ne kadar sahip çıkarsanız Türkiye o nispette kazanacaktır.” dedi.
Sn. Adnan Ersan’ın konuşma metninin tamamı için tıklayınız.
Cumhuriyetimizin kuruluşundan bugüne Darüşşafaka’nın 87 yıldır yetiştirdiği Türkiye’nin aydınlık geleceği de bu bilinçle, bu inançla Atatürk’ün devrimlerinin izinden yürüdü. Öğrencilerin anma töreninde gösterdikleri çaba ve emek de bunun bir göstergesi, Atatürk ilke ve düşüncelerinin perdeleşen en güzel örneği olarak izleyicilere yansıdı.
Yıl bin dokuz yüz otuz sekiz, on Kasım Perşembe
Hatırdan çıkmayacak bir sonbahar
Sarsılıyor İstanbul yedi tepe
Yaman esmiş Dolmabahçe’den rüzgâr...
Görüyoruz ki, Atamızın aramızdan ayrılışının 72. yılında hala gözlerde hüzün, yürekte yokluğunun ateşi yanıyor. 72 yıl sonra onun izinde yürüyen her Türk bir Atatürk olarak yetişiyor.
Atam sen rahat uyu, bekçisiyiz Cumhuriyetin...