15 Kasım '12

T.C. Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı Prof. Dr. Emin Karip, Sarıyer Kaymakamı Ömer Karaman, T.C. Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Ömer Dinçer, Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Yıldırım, AB Türkiye Delegasyonu Baş Kâtibi, Mali İşbirliği, Altyapı, Sosyal ve Bölgesel Projeler Bölümü Başkanı Javier Menendez Bonilla
Ülkemizin eğitim alanındaki ilk sivil toplum kuruluşu olan Darüşşafaka Cemiyeti uluslararası alanda önemli bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. 150. kuruluş yılını bir dizi etkinlikle kutlamaya hazırlanan Darüşşafaka Cemiyeti, bu çerçevede ilk olarak T.C. Milli Eğitim Bakanlığı, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu ve Avrupa Eğitim Vakfı'nın katılımıyla, “Kaliteli Eğitime Erişimde Fırsat Eşitliği” başlıklı uluslararası bir konferans düzenledi.

Sarıyer Kaymakamı Ömer Karaman, T.C. Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Ömer Dinçer, Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Yıldırım
1863’ten bugüne eğitimde fırsat eşitliği misyonuyla babası veya annesi hayatta olmayan, maddi durumu yetersiz, yetenekli çocuklara kolej seviyesinde, tam burslu eğitim olanağı sunarak Türkiye’de fırsat eşitliğinin sembolü olan Cemiyet, ulusal ve uluslararası platformlardan akademisyen, eğitim yöneticisi ve uzmanlarını bir araya getirdi. Yaklaşık bir buçuk asırdır yaşamları eğitimle değiştiren Darüşşafaka Cemiyeti, Türkiye’de kaliteli eğitime erişim olgusunu Avrupa Birliği (AB) perspektifi, diğer ülkelerdeki mekanizmalar ve uygulamalar ışığında masaya yatırdı.
Prof. Dr. Ömer Dinçer:
“Bu değerli kurumumuz kurulduğu günden bu yana kimsesizlerin kimsesi olmuş”


T.C. Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Ömer Dinçer...
Tüm eğitim-öğretim sisteminin gözden geçirildiğini söyleyen Dinçer, "Eğitim ve öğretimin niteliğini artırmak ve fırsat eşitliğini sağlamak amacıyla başlattığımız Fatih Projesi devrim niteliğinde bir adımdır. Fatih Projesi bir taraftan gençlerimizi bilgi teknoloji ve dünyayla buluşturacak imkanlar içerirken, bir taraftan da fırsat eşitliğine ve eğitimde kalitenin arttırılmasına büyük katkı sağlayacaktır" dedi.

T.C. Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Ömer Dinçer'e Zekeriya Yıldırım tarafından bir teşekkür plaketi sunuldu.
Dinçer, Fatih Projesi'nin tüm okullara yaygınlaştırılmasını başardıklarında Türkiye'nin en ücra köşesindeki bir çocukla, en çok itibar gören, kaliteli olduğu düşünülen okuldaki çocuğun arasındaki farkın oldukça kısalacağını söyledi. Hükümet olarak nitelikli ve donanımlı bireylerin yetiştirilmesine uygun eğitim imkanlarını yaygınlaştırmaya çalıştıklarının altını çizen Bakan Dinçer, "Bu yıl ulaştığımız nokta itibariyle Doğu ve Güneydoğu bölgesinde norm kadrolarımıza göre öğretmen doluluk oranımız yüzde 92'ye çıktı. Diğer bölgelerimizde ise yine norm kadrolarına göre atanmış öğretmelerin doluluk oranları yüzde 85 civarında oldu" açıklamalarında bulundu.
Zekeriya Yıldırım:
“Darüşşafaka kurulduğunda ne Birleşmiş Milletler ne UNICEF vardı”

150 yıllık bir mirası yönetenler olarak Darüşşafaka’nın gelecek 150 yılının temelini oluşturmayı hedeflediklerini vurgulayan Yıldırım, “Daha fazla çocuğumuzun hayatına dokunmak temel hedefimiz. Bunun için Darüşşafaka modelini Anadolu’ya taşımak istiyoruz. Ayrıca iyi bir eğitim sisteminin iyi yetişmiş öğretmenlerin varlığına bağlı olduğunun bilincindeyiz. Öğretmenlerin mesleki gelişiminde katkıda bulunmak için bir öğretmen akademisi kurmak bir başka hedefimiz. Son olarak ortaöğrenimde yarattığımız kaliteyi yükseköğrenime taşıyabilmek amacıyla Darüşşafaka Üniversitesi’ni kurmak da hedeflerimiz arasında… Ancak atacağımız adımların sürdürülebilir olmasının Darüşşafaka açısından taşıdığı yaşamsal önemin farkındayız. Büyük hedeflerimizi uygulamaya koymak için toplumun her kesiminden bugüne kadar Darüşşafaka’ya verilen desteğin artarak sürmesini diliyoruz” dedi.
Javier Menendez Bonilla:
“Türkiye’de erişim ve eşitlik konularında Darüşşafaka önemli bir örnek teşkil etmektedir”


Javier Menendez Bonilla'ya Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Nur Otaran tarafından bir teşekkür plaketi sunuldu.
Menendez Bonilla, konuşmasını, Türkiye’nin genç nüfusunun gerçekten çok değerli bir varlık olduğunu, ancak bunun sürdürülebilir gelişmeye katkıda bulunması için bu genç nüfusun çok iyi bir şekilde eğitilmesi gerektiğinin altını çizerek bitirdi ve konferansın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti.
Prof. Dr. Emin Karip:
“Çocuklar için kendi yaşam projelerini, kendi hayallerini hayata geçirmeleri için fırsatlar oluşturmalıyız”

Prof. Dr. Emin Karip, yaptığı konuşmada, “Öncelikle Darüşşafaka Cemiyeti’nin gerçekten ülkemizin geleceğini ilgilendiren ve belirleyen bu kadar önemli bir konuda konferans düzenlemiş olması bizim için mutluluk vericidir. Biz çoğu zaman yoksulluğu sadece sayılardan ibaret algılarız. Açılış konuşmalarını sunan çocukların hayalleri var ya, onlar için ne verebiliriz? Aslında onlar için, kendi yaşam projelerini, kendi hayallerini hayata geçirmeleri için fırsatlar oluşturmalıyız. Fırsat eşitliğinin artık önemiyle ele alınması gerekiyor. Tüm öğrenciler için kaliteli eğitime erişimde politikalara baktığımızda, eğitime, öğrenciye verilen süreye göz atmalıyız. Biz bir çocuğumuza ortalama 16 ya da 17 yıl ders okutuyoruz. Bunu niye yapıyoruz ve öğrenmeye ne kadar süre ayırıyoruz? Bu süreleri insanlar nasıl düzenliyor? Eğitim politikaları dediğimiz zaman neyi ne kadar elde edeceğini belirliyoruz.”

Prof. Dr. Emin Karip'e Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu Başkan Vekili M. Talha Çamaş tarafından bir teşekkür plaketi sunuldu.
Lida Kita:
“Avrupa Birliği'nde de Darüşşafaka’nın sisteminden yararlanılabilir”

Bu tür uluslararası platformlarda bir araya gelerek karşılıklı öğrenmenin önemine vurgu yapan Lida Kita, Avrupa Birliği’nde de Darüşşafaka’nın sisteminden yararlanılabileceğini söyledi.
Avrupa 2020 stratejilerinin, Türkiye 2023 stratejilerine çok benzediğinin ve Türkiye’nin de AB programlarını en fazla kullanan ve programlardan en fazla yararlanan ülkelerden biri olduğunun altını çizen Lida Kita, “Darüşşafaka’da bu programlardan da yararlandığınızı gördüğüme çok memnun oldum. Dün Darüşşafaka’nın mezunlarıyla tanıştım. Gerçekten çok hoş bir tecrübeydi benim için. Bu kişiler, Darüşşafaka’nın kendilerine, kişisel gelişimlerine ve iş deneyimlerine neler kazandırdığından, ne kadar fayda sağladığından bahsettiler. Aslında amacımızın bu olması gerekiyor. Eğitimin çıktısının da bu olması gerekiyor,” diye konuştu.

Konferansa katkılarından ötürü Lida Kita'ya plaketi, Darüşşafaka Cemiyeti Başkan Vekili Fırat Tekin tarafından takdim edildi.
Konuşmasında eğitimde eşitlik, içermeci eğitim, sosyalleşme aracı olarak eğitim, aktif yurttaşlık ve sosyal hareketlilik konularına vurgu yapan Lida Kita, “İçermeci eğitimin Türkiye’de ne anlama geldiğini anlamaya çalışıyoruz. Neden Türkiye’de kamu sektörü Darüşşafaka’ya gelen bu çocukları kucaklamıyor? Kamu eğitiminde neler oluyor? Darüşşafaka, sosyal hareketlilik için adeta bir beşik. Çünkü öğrencileriniz yoksul ailelerden geliyor ve burada yükseliyorlar. Bu herkes için erişilmesi gereken bir noktadır. Neden bu mükemmeliyet merkezleri sadece burada yer alıyor? Neden kamu sektöründe de bu fırsatlar verilmiyor? Bunlar kendimize sormamız gereken sorulardır,” şeklinde konuştu.
Okan Uzelli:
"Darüşşafaka'nın varlığını inşa eden üç boyut var: Eşitlik, aidiyet ve bilgelik"

Sunumunda, Darüşşafaka Cemiyeti’nin tarihi, misyonu, kurulduğu günden bugüne eğitimde fırsat eşitliği yaratma yönünde yaptığı çalışmalara yer veren Uzelli, günümüzde Darüşşafaka Eğitim Kurumları’nda öğrencilere sunulan akademik ve sosyal programlar hakkında detaylı bilgi verdi. Okan Uzelli, annesi hayatta olmayan öğrencilerin kabul edilmesiyle birlikte Darüşşafaka'nın eğitimde eşitlik yelpazesinin genişletildiğine dikkat çekti. Geçmişten bugüne Darüşşafaka'nın varlığını inşa eden üç boyut olduğunu vurgulayan Uzelli, " Bunlar; eşitlik, aidiyet ve bilgeliktir" dedi.
Darüşşafaka'da akademik çalışmaların yoğun ve dengeli bir şekilde devam ettiğini kaydeden Uzelli, Darüşşafaka örneğinin tüm çocukların iyi bir eğitim alabilmesi için ilham kaynağı olabileceğini belirterek sunumunu tamamladı. Okan Uzelli'nin Darüşşafaka sunumuna ulaşmak için tıklayınız.

Prof. Dr. Üstün Ergüder, Sandra Racionero Plaza, Markku Pyysiainen, Aferdita Haxhijana Imeri, Monika Mott...
Konferansın ikinci bölümünde ise Avrupa Birliği’nde kaliteli eğitimdeki en iyi örneklerin masaya yatırıldığı ve moderatörlüğünü Eğitim Reformu Girişimi Direktörü Prof. Dr. Üstün Ergüder’in yaptığı “AB Ülkelerindeki En İyi Uygulamalar” başlıklı bir panel düzenlendi. Makedonya, İspanya, Finlandiya ve Avusturya’dan katılan eğitim uzmanlarının kendi ülkelerindeki uygulamalara ilişkin sunumlarının ardından kaliteli eğitime erişim politikaları ve uygulamaları konularında çeşitli atölye çalışmaları yapıldı.

Panelin sonunda Kafkas ekibinin gösterisi katılımcılar tarafından ilgiyle izlendi.